ANKARA KENT KONSEYİ’NDEN ‘DEPREM’ MESAJI: “KENTSEL DÖNÜŞÜMDEN ÖNCE AHLAKİ DÖNÜŞÜME İHTİYAÇ VAR. SORUYORUZ: BİR YIL BOYUNCA NE YAPTIK, YENİ BİR ACIYA HAZIR MIYIZ”

Ankara Kent Konseyi (AKK), Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin birinci yılında, “Özellikle altını çizmek istiyoruz ki; deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini unuttuğumuz her an üzülmeye mahkumuz. Depremler olacak ama tedbirler de olacak. Bu nedenle ‘Tedbir depremden güçlüdür’ diyerek önlem almak durumundayız. Tedbir almak için de kentsel dönüşümden önce ahlaki dönüşüme ihtiyaç var. Türkiye’nin toplam yüz ölçümünün yüzde 50’si deprem bölgesi olduğu halde tedbir almamanın izahı olmaz. Bilimle barışık olmaktan başka çaremiz yok. Soruyoruz: Bir yıl boyunca ne yaptık? Yeni bir acıya hazır mıyız” açıklaması yaptı.

Ankara Kent Konseyi (AKK), Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin birinci yılında, “Özellikle altını çizmek istiyoruz ki; deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini unuttuğumuz her an üzülmeye mahkumuz. Depremler olacak ama tedbirler de olacak. Bu nedenle ‘Tedbir depremden güçlüdür’ diyerek önlem almak durumundayız. Tedbir almak için de kentsel dönüşümden önce ahlaki dönüşüme ihtiyaç var. Türkiye’nin toplam yüz ölçümünün yüzde 50’si deprem bölgesi olduğu halde tedbir almamanın izahı olmaz. Bilimle barışık olmaktan başka çaremiz yok. Soruyoruz: Bir yıl boyunca ne yaptık? Yeni bir acıya hazır mıyız” açıklaması yaptı.

AKK, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinin birinci yıl dönümü nedeniyle bugün yazılı bir mesaj yayınladı. Kent Konseyi’nin açıklaması, şöyle:

“DAYANIŞMA DEPREMDEN GÜÇLÜDÜR”

“Tarihler 6 Şubat 2023 günü, saat 04:17'yi gösterdiğinde merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesi olan 7.7 büyüklüğünde ve saat 13:24’de merkez üssü Kahramanmaraş Elbistan ilçesi olan 7.6 büyüklüğünde iki yıkıcı depremi art arda yaşadık. Ülkemizi derinden sarsan böyle bir acının bir daha yaşanmamasını diliyor, depremde kaybettiğimiz vatandaşlarımızı rahmetle anıyor, yakınlarına ve milletimize sabır diliyoruz. Ankara Kent Konseyi olarak 11 ilimizde, 50 binden fazla canımızı kaybettiğimiz, 14 milyondan fazla insanımızın etkilendiği asrın felaketi sonrası ‘Dayanışma Depremden Güçlüdür’ sloganı ile harekete geçtik. Meclis ve Çalışma Gruplarımızla birlikte bin 800’e ulaşan bileşeni, 5 bini aşan gönüllümüzle, barınmadan lojistiğe, gıdadan iş makinesine, iletişimden ihtiyaç maddelerine kadar deprem bölgeleri ile iletişim ve koordinasyon sağladık. 8 binden fazla yardım çağrısı yönlendirilerek, yaklaşık 750 ton malzemeyi sınıflandırdık, koliledik, 44 ayrı araçla deprem bölgelerine ulaştırarak, 5 bin aile ile 20 bin depremzedeye destek sağladık. Ankara’ya gelmek isteyen depremzedeler için 166 ayrı araçla seferler düzenledik, 100’e yakın sağlık ve arama-kurtarma gönüllüsünün bölgeye ulaşması sağladık. Ankara’ya ulaştırdığımız 2 bine yakın aile ve 15 bini aşkın yurttaşımızın geçici barınma ve temel ihtiyaçlarını karşıladık. Konseyde ağırladığımız yaklaşık 800 depremzede ve çocukları için 8 gönüllü psikologla psiko-sosyal destek sağladık. Cumhuriyet’in 100. Yılında Dönem Başkanlığını devraldığımız Türkiye Kent Konseyleri Birliği olarak belediye başkanları, akademisyenler, birlik üye ve yönetimi, depremden etkilenen vatandaşlar, kanaat önderleri ve deprem alanında yetkin uzmanların katılımı ile düzenlediğimiz ‘Türkiye’de Deprem Gerçeği ve Kriz Yönetimi Farkındalık’ zirvesi sonrası hazırlanan 26 maddelik ‘Afet Eylem Planı’nı kamuoyu ile paylaştık.

“BİR YIL BOYUNCA NE YAPTIK, YENİ BİR ACIYA HAZIR MIYIZ”  

Özellikle altını çizmek istiyoruz ki; deprem ülkesi olduğumuz gerçeğini unuttuğumuz her an üzülmeye mahkumuz. Depremler olacak ama tedbirler de olacak. Bu nedenle ‘Tedbir depremden güçlüdür’ diyerek önlem almak durumundayız. Tedbir almak için de kentsel dönüşümden önce ahlaki dönüşüme ihtiyaç var. Türkiye’nin toplam yüz ölçümünün yüzde 50’si deprem bölgesi olduğu halde tedbir almamanın izahı olmaz. Bilimle barışık olmaktan başka çaremiz yok. Soruyoruz: ‘Bir yıl boyunca ne yaptık? Yeni bir acıya hazır mıyız?’ Bu soruyu her bir birey ve sorumluluk sahibi herkesin kendine sorması gerektiğinin önemli olduğunu kanaatindeyiz. Bu vesile ile bir kez daha depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, ailelerine ve aziz milletimize başsağlığı diliyoruz.”