UĞUR İSTANBULLU

Artvin Arıcılar Birliği Başkanı İbrahim Durmuş, "Türkiye’nin göz bebeği Artvin Kafkas arısının gen merkezindeyiz. Bu ırk Türkiye’de Artvin ve Ardahan bölgesinde izole altına alınmıştır. Bu sene ürün anlamında çok berbat geçti, küresel ısınma ve hava şartları nedeniyle istenilen verimi maalesef alamadık. 700 rakımın altında bal alamadık ama 700 rakımının üstünde kısmen bal alabildik. Normalde 1100- 1200 ton bal almamız gerekirken bu sene 200-250 tan civarında bal elde edebildik açıkçası verim kötü geçti diyebiliriz" ifadelerin kullandı.

Artvin Arıcılar Birliği Başkanı İbrahim Durmuş, özellikle Artvin bölgesindeki arıcılık faaliyetine verilen desteğin yeterli olmadığını belirtti. Durmuş, "Tarım Bakanlığı arıcılara yaptığı desteklemeleri artırmalıdır. Hele bu coğrafyada özellikle Artvin ve Ardahan gibi gen merkezindeki arıcıların özellikle ayrı tutulmasını istiyoruz. Şöyle ki; Artvin ve Ardahan neden ayrı tutulsun derseniz, Adana’daki bir arıcı eğer bölgesinde bal yoksa arabasına arılarını koyuyor ve Erzurum’a ve Sivas’a kadar getirip balını alabiliyor ama bizim bölgemiz izole bölgesi olması sebebiyle bölgemizden dışarı çıkma şansımız yok. Bizim bölgemizde şayet bal varsa, arıcımızda da bal var demektir" dedi.

"SENEYE İYİ OLACAK DİYE KENDİMİZİ AVUTUYORUZ"

İbrahim Durmuş şunları söyledi:

"Türkiye’nin göz bebeği Artvin Kafkas arısının gen merkezindeyiz. Bu ırk Türkiye’de Artvin ve Ardahan bölgesinde izole altına alınmıştır. Bu sene ürün anlamında çok berbat geçti, küresel ısınma ve hava şartları nedeniyle istenilen verimi maalesef alamadık. 700 rakımın altında bal alamadık ama 700 rakımının üstünde kısmen bal alabildik. Normalde 1100- 1200 ton bal almamız gerekirken bu sene 200-250 tan civarında bal elde edebildik açıkçası verim kötü geçti diyebiliriz ama biz arıcılar ümidimizi kesmedik. Seneye iyi olacak diye kendimizi avutuyoruz.

"ARTIK ÇIKMAZA GİRDİK, GEÇİNEMEYECEĞİZ GALİBA"

Masraflar konusunda fazla değinmesekte olur ve görüyoruz geçinemeyeceğiz galiba. Bizim Artvin’de yüzde 20 civarında arıcımız arıcılığı bırakacağını söylüyor ve bu da bizi üzüyor tabi. Gider kalemlerimize baktığımızda nakliye ve girdiler çok pahalı maalesef. Biz gezginci arıcı olduğumuz için burada 100-150 kilometre yaylalara gittiğimiz zaman 10- 15 bin lira nakliye isteniyor ve 15 bin lira nakliyeye verdiğimizde aynı zamanda dönüşte de yine 15 bin lira verdiğimizde bize 30 bin liraya mal oluyor. Giden arıcılar gittikleri yerde mutlaka bir şeyler yiyecek, gittikleri yere kira verecekler. Toplamda 60- 70 bin lira bir masrafla arıcılarımız geri dönüyor. Bu sene de bal olmadı. Arıcılarımız ne yapsın, ne ile ödemelerini yapsın. Artık çıkmaza girdik. Mum girdileri, kovanlar... Türkiye’nin en büyük kerestenin olduğu yer Artvin'dir. Artvin’den kereste dışarıya satılır ama bizler ne yazık ki kovanlarımızı il dışından getirttiriyoruz ve burada satıyoruz Arıcılar Birliği olarak ve arıcıya katkı verelim diye. 2 bin liraya kovan vermektense 1 bin liraya kovan vererek fedakârlık yapıyoruz.

"BİZ ARILARIMIZI ARDAHAN'IN DIŞINA ÇIKARAMIYORUZ"

Tarım Bakanlığı arıcılara yaptığı desteklemeleri artırmalıdır. Hele bu coğrafyada özellikle Artvin ve Ardahan gibi gen merkezindeki arıcıların özellikle ayrı tutulmasını istiyoruz. Şöyle ki; Artvin ve Ardahan neden ayrı tutulsun derseniz, Adana’daki bir arıcı eğer bölgesinde bal yoksa arabasına arılarını koyuyor ve Erzurum’a ve Sivas’a kadar getirip balını alabiliyor ama bizim bölgemiz izole bölgesi olması sebebiyle bölgemizden dışarı çıkma şansımız yok. Bizim bölgemizde şayet bal varsa, arıcımızda da bal var demektir. Eğer doğada yoksa o sene arıcımızda da bal yok. Bu sebepten dolayı bizim bölgemize yapılacak olan desteklemelerin daha yüksek tutulması ve aynı zamanda arıcılarımıza teşvik verilmesi önemli. Bizim büyüklerimiz varya televizyonlarda konuşurlarken 'biz dünyanın ikinci arıcısıyız, irinci Çin ikinci Türkiye' deniyor. 'Arı var ise hayat var ve arı yoksa dört yıl sonra hayat yok' diyorlar ama bu konuda önlem alan yok ve tamamıyla bizim arıcılarımız kendi imkânlarıyla kendi önlemlerini alıyorlar. Biz Arıcılar Birliği olarak diyoruz ki; devletimizden iyi bir yatırım ve teşvik bekliyoruz ve arıcılık sürdürülebilir olsun. Şayet destekleme olmaz ise arıcılık yavaş yavaş ortadan kalkacak.

"BİZ DESTEKTEN ÖTEYE TEŞVİK İSTİYORUZ DEVLETTEN"

Biz devletten haraç istemiyoruz, kovan başı 30-40 lirada destek istemiyoruz, arıcıları gözetmelerini istiyoruz. Doğada bulunan meyveleri döllenmeyi yapan bizim arılarımızdır. Arılarımız Türkiye ekonomisine ciddi katkısı vardır sadece mesele bal değildir aynı zamanda doğayı korumaktır. Bütün bunlardan dolayı devletin arıcılara sahip çıkması gerekmektedir. Arıcımızın var 100- 150 kovanı var. Kendi imkânlarıyla taşımış iste tam da bu durumda devletin desteği olmalı. Şayet destek olmaz ise biz demiyoruz hocalarımız diyor böyle giderse 4 yıl sonra arıcılık bitecek ve arıcılıkta biterse hayatta bitecek. Eğer bizde verim olursa bin ton bal oluyor. Bazı durumlarda ise bu bin 200 ve bin 500 tona kadar çıkıyor verim. Güzel bir coğrafyamız var ve olmayan bir şeyi ekonomiye katıyoruz. Bin 500 ton bal elde edersek 7 trilyon eder ve bu olmayan parayı Artvin’e kazandırmış oluyoruz.  Doğal olarak Artvin’de çaycımız, lokantacımız ve tüm esnaflarımız bundan faydalanır. Benim cebimde para olursa arkadaşıma yemekte ısmarlarım, çayda içiririm. Benim cebimde para yoksa sokağa da çıkmam ve maalesef sokağa çıkamaz duruma doğru gidiyoruz."

Kaynak: anka