ARTVİNLİ FIRINCI İBRAHİM AĞLAR: “BİZ ZAM TALEBİNDE BULUNDUKTAN 3-4 AY SONRA GELEN ZAM, MALİYETLERE GELEN ZAMLAR KARŞISINDA ERİYİNCE BİZE BİR ŞEY KALMIYOR”

Artvin Ardanuç’ta 35 yıldır fırıncılık yapan İbrahim Ağlar, "Ben şunu istiyorum. Biz zam talebinde bulunduğumuzda, zamanında, zammımı alayım, öyle 3 ay 4 ay sonra değil. Zaten ihtiyaç var ki zam istiyorsun ama zamanında almadığın zam yüzünden maliyetlere gelen zamla beraber aldığımız zam eriyor ve bize de bir şey kalmıyor. Yani inanın her gün çalışmamıza rağmen ödemelerimizi yapmakta zorlanıyoruz, bu ay ödemelerimi nasıl yapacağım diye düşünüyorum" dedi.

UĞUR İSTANBULLU

Artvin Ardanuç’ta 35 yıldır fırıncılık yapan İbrahim Ağlar, "Ben şunu istiyorum. Biz zam talebinde bulunduğumuzda, zamanında, zammımı alayım, öyle 3 ay 4 ay sonra değil. Zaten ihtiyaç var ki zam istiyorsun ama zamanında almadığın zam yüzünden maliyetlere gelen zamla beraber aldığımız zam eriyor ve bize de bir şey kalmıyor. Yani inanın her gün çalışmamıza rağmen ödemelerimizi yapmakta zorlanıyoruz, bu ay ödemelerimi nasıl yapacağım diye düşünüyorum" dedi.

Artvin Ardanuç’ta fırıncı esnafı Mayıs'ta aldıkları zamdan sonra oduna, una, mayaya, tuza, susama zam gelmesine rağmen ekmek ve simit fiyatlarının aynı olmasına tepki gösterdi. Fırıncı İbrahim Ağlar, "Bakın bir çuval susam 2 bin ve 2 bin beş yüz lira olmuş ve dolaysıyla da biz simiti ucuza satma şansımız olmuyor. Vatandaş bir ekmek bir simitle eş değer diyor ama vatandaş işin aslını bilmiyor. Artık biz susam demiyoruz ona altın tozu diyoruz maalesef öyle değerlendiriyoruz" diye konuştu.

"GURBETÇİLER GİDİNCE İŞLER DÜŞÜYOR"

İbrahim Ağlar şunları söyledi:

"35 yıldır fırıncılık yapıyorum, daha önceleri Bursa’da, Arhavi’de, Artvin’de ve şimdi de Ardanuç’ta fırıncılığa devam ediyorum. Malum Ardanuç şartlarını biliyorsunuz, yaz gelince canlanıyor, kışın gurbetçiler gidince de işler düşüyor ve bu yıllardır böyle devam ediyor. Yani şöyle söyleyeyim, yazla kış arasında kışın yüzde 40 dolayında işlerimizde düşüş oluyor. Malum bizim giderlerimizde değişen bir şey yok ve yine de tabi ki de giderlerimizi karşılamak zorundayız ama sadece unda değişiklik olmuyor ama bahsettiğim gibi diğer giderler değişmiyor.

"BİZİM EKMEĞİN FİYATI YİNE AYNI"

Gider kalemlerimiz personelden başlayıp, odun, un, maya, tuz ve elektrik parası ve geçen ay 8 bin lira elektrik parası ödedim. Odunun fiyatlarındaki artışı biliyorsunuz ve undaki fiyatlar ortada.  Mayıs ayı itibariyle undaki indirim kalktı ve mayıs itibariyle unda toptan alışlarımız 500 yüz lirayla başladı ve şu anda 620 lira oldu ama bizim ekmek satış fiyatlarımız o zaman sekiz buçuk lira olmuştu ve şu anda ekmek fiyatımız yine aynı. Maya fiyatlarına bakınca 360 liraya alıyorduk mayanın kolisini şimdi ise kolisi 500 lira oldu ve ekmeğin fiyatı yine aynı. Odunun sterini 800 liraya alıyorduk şimdi ise odunun sterini bir buçuk liraya alıyoruz ve ekmeğin fiyatı yine aynı. Dolayısıyla bütün bunlardan dolayı çok sıkıntı yaşıyoruz. Aynı zamanda ilçemizde şu da var biz eleman sıkıntısı yaşıyoruz gerçi tüm ülkemizin sorunu ama evet yaz kış aynı personeli çalıştırıyorsun. Kışın işler düştü diye personeli çıkaramazsın ve dolayısıyla da maliyetleri bize sıkıntı yaratıyor ve bu konuda yaşadıklarımız ortada buna bir çare lazım.

"TALEPTE BULUNDUKTAN SONRA 3-4 AY SONRA ZAM ALABİLİYORUZ"

Fırıncının aldığı zam da sıkıntılı, önceden Esnaf ve Sanatkârlar Odasında zam talebimizi ilettiğimizde ilçedeki komisyon toplanır fiyatı belirler Artvin’e verilirdi ve sonrasında zamlarımızı alırdık ama şimdi ise ilçe Artvin’e ve Artvin’den Ankara’ya sonrasında atıyorum 3-4 ay sonra fiyatlarımıza zam geliyor ama zam talebinde bulunduktan sonra aylar geçince aldığımız zamda maliyetlere gelen zamla beraber eriyip gidiyor. Önceden unu vadeli alırken şimdi o artık bitti şimdi tamamen peşin alıyoruz ve hatta şimdi un geldikten sonra parayı alıyorlar bundan birkaç ay önce un göndermeden parasını alıyorlardı ama şimdi en azından un geldikten sonra bir on günlük ödeme süresi uygulamaya başladılar.

"BİZ SUSAMA ARTIK ALTIN TOZU DİYORUZ"

Simit fiyatlarımız yüksek olunca satışlarımız düşük oluyor ama bizim yapacak bir şeyimiz yok ki. Bakın bir çuval susam 2 bin ve 2 bin beş yüz lira olmuş ve dolaysıyla da biz simiti ucuza satma şansımız olmuyor. Vatandaş bir ekmek bir simitle eş değer diyor ama vatandaş işin aslını bilmiyor. Artık biz susam demiyoruz ona altın tozu diyoruz maalesef öyle değerlendiriyoruz. Altın tozunda fiyatlar çok arttı çuval 2 bin 500 lira oldu. Ben şunu istiyorum biz zam talebinde bulunduğumuzda zamanında zammımı alayım, öyle 3 ay 4 ay sonra değil. Zaten ihtiyaç var ki zam istiyorsun ama zamanında almadığın zam yüzünden maliyetlere gelen zamla beraber aldığımız zam eriyor ve bize de bir şey kalmıyor. Yetkililerden öncelikli talebimiz unda indirimin olması ve bu yapılamıyorsa şayet en azından fiyatların sabitlenmesi lazım. Ayrıca şunu da söylemek istiyorum, Esnaf ve Sanatkârlar odasının fiyatlarımızı belirlerken ricamız şu bir tanede bu komisyonda bir fırıncının görüşünün alınması gerekiyor. Fırıncının yaşadığı sorunu fırıncı bilir ve fırıncının alacağı zam mı da fırıncı bilir. Ben sabah 5'te geliyorum akşam 8-9 da gidiyorum eve ve bu bir gün, iki gün değil her gün rutin yaptığım şey ve öyle zaman geliyor ki ödemelerde sıkıntı çekiyorum ve şöyle bu ay ödemelerimi nasıl yapacağım diye düşünüyorum."