Eğitim Sen Samandağ: Bozuk Düzende Sağlam Çark Olmaz!

"Katledilen Canların, Susturulan Feryatların, Kaçırılan Kadınların Sesi Olmak İçin 24 Nisan'da Samandağ'dayız!”

Eğitim Sen Samandağ Şube Yönetim Kurulu, gündeme ilişkin değerlendirmelerinin yer aldığı basın açıklaması yaptı.
Eğitim Sen Şube yönetimi basın açıklaması öncesi Samandağ Atatürk Anadolu Lisesinde norm fazlası duruma düşen eğitim emekçileriyle bir araya geldi.
Ardından Sendika binasına geçen Eğitim Sen Samandağ Şube yönetimi, gerçekleştirdiği basın açıklamasında; 19 Mart' tan bu güne gözaltına alınan ve tutuklanan öğrenciler başta olmak üzere, MEB'in Proje okullara öğretmen ataması ve Suriye' de yaşanan katliamlara ilişkin değerlendirmelerine yer verdi.
Eğitim Sen Samandağ Şube yönetimi “Bozuk Düzende Sağlam Çark Olmaz” başlığıyla yapılan basın açıklamasında yaşananlara tepkilerini dile getirdi. Madde madde yapılan açıklamanın tamamında şu ifadeler yer aldı: 
1- TUTUKLAMALAR SON BULSUN ÖĞRENCİLER SERBEST BIRAKILSIN!
Adaletin tesis edildiği toplumlarda cezaevleri “suçlular” için vardır. Fakat bir kez daha görüyoruz ki ülkemizde bu durum tersten işletilmektedir. Adalet talep eden, barış talep eden, insanca, onurlu bir şekilde yaşamak istiyoruz diyen gençler, öğrenciler bugün iktidar bloğu eliyle susturulmaya çalışılmakta, gözaltılarla, ev baskınlarıyla ve tutuklamalarla en kutsalları, özgürlükleri ellerinden alınmaktadır. 
19 Mart'tan bugüne yaşanan gelişmeler mevcut iktidar bloğunun baskıcı ve otoriter yüzünü daha da açığa çıkarmıştır. Üniversite öğrencilerinden kadınlara, emeklilerden işçilere, emekçilere toplumun ezici çoğunluğu mevcut düzene itirazlarının yükseltirken iktidarın buna cevabı baskı ve şiddet politikalarını arttırmak olmuştur. 
Bu kapsamda gözaltına alınan öğrencilerden, gençlerden yaklaşık 300'ü tutuklanmıştır. 
Kamuoyuna yansıyan bilgiler iki haftadır cezaevlerinde olan öğrencilere adeta bir düşman hukuku uygulandığını göstermektedir. Her ne kadar bir bölümü bırakılmış olsa da gözaltılar kesintisiz devam etmektedir.
Öğrenciler 2911 sayılı yasaya muhalefet gibi tek gün bile cezaevinde kalmamaları gereken bir suç isnadı ile iki haftadır demir parmaklıklar ardında tutulmakta, çıplak aramadan, fiziksel şiddete ve işkenceye varan insanlık dışı muamelelere maruz bırakılmaktadır. Sadece özgürlükleri değil, eğitim hakları ve gelecekleri de ellerinden alınmak istenmektedir.
Öğrencilerin katıldığı barışçıl gösterilere yönelik olarak yapılan gözaltı ve tutuklama işlemleri, yalnızca bu bireylerin haklarını ihlal etmekle kalmayıp, aynı zamanda genel olarak toplumda temel hakların da güvencede olmadığının da en temel göstergelerindendir. 
Dolayısıyla bu eziyet, baskı ve işkenceler karşısında sessiz kalmayacağımızı,
Gençlerimizin meşru olan ve sokağa taşıdıkları mücadelesini sahipleneceğimizi, yanlarında olacağımızı bir kez daha deklare ediyoruz.
Tutuklamalar son bulsun!
 Tüm gözaltıları derhal serbest bırakılsın!
2-SİYASİ SADAKAT, MESLEKİ LİYAKATİN YERİNİ ALMIŞTIR! 
Önceki gün Milli Eğitim Bakanlığına bağlı özel program ve proje uygulayan eğitim kurumlarına öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme sonuçları açıklanmıştır. 2025 yılı atamaları tıpkı geçmiş yıllarda olduğu gibi yine şeffaflıktan uzak ve liyakat ilkesini hiçe sayan bir anlayışla gerçekleştirilmiştir. 
Proje okullarına yapılan atamalarda süreç; somut, ölçülebilir ve nesnel hiçbir kritere dayanmamakta; tamamen siyasi ve idari takdirle şekillenmektedir.
Eğitim kurumlarının, iktidarın siyaseten müdahale ettiği birer arka bahçe haline getirilmesine seyirci kalmamız mümkün değildir. Eğitim-Sen olarak bu adaletsizliğe karşı hukuki süreci sonuna kadar sürdüreceğimiz bilinmelidir.  
Tüm eğitim emekçilerini bu haksız ve hukuksuz uygulamaya karşı birlikte mücadeleye davet ediyoruz.
Bugün, 6 eğitim emekçisinin bu şekilde norm kadro fazlası yapıldığı Samandağ Atatürk Anadolu lisesi eğitim emekçileri bu minvalde ziyaret edilmiş ve her koşulda yanlarında olunacağı ifade edilmiştir. 
3-SURİYE'DE KATLİAM DEVAM EDİYOR!
Ülke içinde yaşanan hukuksuzluklar sürerken Suriye' de hemen yanı başımızda, dünyanın gözü önünde ABD, İsrail ve beslemeleri htş gibi selefi cihatçı, katil çetelerin eli ile Aleviler soykırıma varan katliamların eşiğine getirilmiştir.
Kadınlar, çocuklar, yaşlılar tarihin görüp görebileceği en vahşi muamelelerle karşı karşıya bırakılmış ve kaderlerine terk edilmiştir. 
Gün gün sosyal medyaya yansıyan görüntüler katliamının boyutlarını gözler önüne sererken dünya ısrarla kör sağır olmayı tercih etmektedir.
Tarih şahittir: Susmak zulme ortak olmaktır.
Suriye ve dünyanın neresinde bir ah denilse bunu duymak ve duyurmak zorundayız. Bunu taşıdığımız omurgaya sadakat gereği bu kan bu gözyaşı bitene dek Suriye ve mazlum dünya halklarının sesi olmaya devam edeceğiz! Eğitim Emekçilerine ve Halkımıza saygılarımızla. 
Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz! 
Foto-Haber: Neslihan Sağaltıcı