MUSTAFA USTA
Sinoplu emekli vatandaş Hasan Erbul, “Ben senelerdir esnaflık yapıyorum. Çay bahçem var ve genelde emekliler geliyor. Emekliler ağacın kenarından bakıp kimin yanında otursam da bedava çay içsem diye düşünüyor" dedi. Sinoplu emekli vatandaş Alperay Ün ise; “Ben bir yıllık emekli olarak, bir yıl içerisinde maalesef bu gerçeklerle yüz yüze kaldım. Çalışanla emekli arasındaki fark sürekli emekli aleyhine olumsuz bir şekilde devam ediyor. İşin özünde biz emekliyi enflasyona ezdirmiyoruz masalı maalesef hayalden öte değil emekli açısından” diye konuştu.
Sinoplu emekli vatandaşlar son yapılan zammın yeterli olmadığını ve hayat pahalığından etkilendiklerini belirtti.
“EMEKLİLER AĞACIN KENARINDAN BAKIP KİMİN YANINDA OTURSAM DA BEDAVA ÇAY İÇSEM DİYE DÜŞÜNÜYOR”
Sinop'ta emekli vatandaşlar son yapılan zamların yeterli olmadığını şu şekilde dile getirdi:
Sinoplu emekli vatandaş Hasan Erbul: “Ben senelerdir esnaflık yapıyorum. Çay bahçem var ve genelde emekliler geliyor. Emekliler ağacın kenarından bakıp kimin yanında otursam da bedava çay içsem diye düşünüyor. Kasapta etin kilogramı 400 lira. 5 kişi otursalar 1’er çay içseler 50 lira. Bizde 50 lira, başka yerde 15 lira çayın tanesi. Biz 10 liraya ucuza veriyoruz. Yazık, günah. Sinop’ta kiralar çok kötü durumda. Bizim mahallede bir ev kirası 15 bin lira. 15 bin liradan aşağı kira yok. Pazardan 4 tane kabak aldım ve 55 lira para verdim. Ben Tansu Çiller’in zamanını, Demirel’lerin zamanını, Ecevit zamanını da gördüm. Fakat bu perişan. Bu dönem çok kötü. Sinop’ta yazın 20 kişi evlendi desek bunların 10 kişisi boşandı. Niye boşandı bunlar? Ekonomik durumundan dolayı boşandı. İlk aylar güzel gitti ama ondan sonra ekonomik duruma geldiği zaman boşandılar.”
“ORANSAL OLARAK DÜŞÜNDÜĞÜMÜZ ZAMAN YAPILAN ZAMLARIN ZATEN HİÇBİR ŞEKİLDE BİZİM BÜTÇEMİZE, BİZİM EKONOMİMİZE OLUMLU YANSIMASI SÖZ KONUSU DEĞİL”
Sinoplu emekli vatandaş Alperay Ün: “Ben yatan miktardan ziyade emekliyle çalışan arasındaki farkı ifade etmek istiyorum. Ben bir yıl önce emekli oldum. 41 yıl hizmetle emekli oldum. Ben emekli olduğumda çalışan öğretmenle emekli maaşı arasındaki fark 5 bin lira civarındayken, şu anda benim ile çalışan aynı derece ve kademedeki öğretmen arasındaki maaş yarı yarıya fark etti. Yani demek istediğim şu. Benim hizmet sürem içerisinde çalışan öğretmenin aldığı maaşın ben yarısını alıyorum. Dolayısıyla 1 yıllık bir süreçte çalışan ve emekli arasındaki farkın bu kadar oluşması hiçbir şekilde izahı mümkün olmayan ve kabulü de mümkün olmayan bir durumdur. Oransal olarak düşündüğümüz zaman da, oransal olarak yapılan zamların zaten hiçbir şekilde bizim bütçemize, bizim ekonomimize olumlu yansıması söz konusu değil. Çünkü, zaten bu zamlar aylar önceden konuşularak toplumda bir algı oluşturuluyor ve her şekliyle piyasadaki vatandaş esnafı da dahil olmak üzere, büyük marketlerde buna dahil olmak üzere verilen zammın daha üzerinde piyasaya yansıtıldığı için bizim bütçemize daha ilk ayda bile olumu bir katkısı ne yazık ki olmuyor. Ben bir yıllık emekli olarak, bir yıl içerisinde maalesef bu gerçeklerle yüz yüze kaldım. Çalışanla emekli arasındaki fark sürekli emekli aleyhine olumsuz bir şekilde devam ediyor. İşin özünde biz emekliyi enflasyona ezdirmiyoruz masalı maalesef hayalden öte değil emekli açısından.”
-Sinoplu emekli vatandaş Musa Cengiz: “10 bin lira alan da var, 15 bin lira alan da var. Bu paralarla bizim işimiz zor. Çok zor. Kıymanın kilogramı olmuş 400 lira. Ev kiraları olmuş 15 bin lira. Pazara gidip, sırf sebze alsan 800 lira tutuyor. Karı, koca maaş alan da çok zor. Evi olmayan insanların geçimi de çok zor.”
-Sinoplu emekli vatandaş Cihat Usta: “Biz matematik bildiğimiz için, eski kuşak olduğumuz için idare ediyoruz. Fakat bu rakamlar yetmez. Emekli maaşımız yetmiyor. Her şey uçuk.”
-Sinoplu emekli vatandaş Ali Karagülle ise: “7 bin 500 liradan 10 bin lira oldu. 10 bin lira yeterli olur mu?”