“Eril Şiddete Karşı  Mücadelemizi Sürdüreceğiz” “Eril Şiddete Karşı Mücadelemizi Sürdüreceğiz”

Yaşadığımız Şubat depremlerinin üzerinden on bir ay geçti. 
Ve depremden en büyük hasarı alan Hatay’da depremzede halk çok sayıda yakınını kaybettiği bu depremin ardından “bundan daha kötüsü olamaz” derken felaket üzerine felaket yaşamaya devam ediyor.
Göz göre göre gelen depremde önce yakınları enkaz altında can verirken yardımın gelmesini bekledi, sokakta soğuk altında çadır bekledi, çadır buldu içecek su bulamadı, çadırdan konteynerlere geçti, enkazları yaşam alanına döküldü, suyunu - havasını, ardından bahçesini - zeytinliğini korumaya çalıştı. Yerinde ayrıştırma yasak dendi yıkım ekipleri yolunu- şebekesini hiçe saydı ayrıştırmayı sokak ortasında yapmaya devam etti.
Bir yıl içinde evlerine geçecekleri vaat edilen depremzede yurttaş hala kimisi çadırlarda, kimisi konteynerlerde yaşamını sürdürürken (buna yaşamak deniyor ise) şimdi de günlerdir süren yağışlar nedeniyle sular altında kaldı.
Geçici yaşam alanlarında barınmak zorunda kalan depremzede sonbaharın gelmesiyle ilk yağan yağmurlarla konteynerlerin de çadırlardan daha iyi olmadığını test etti.
Birçok konteynerin yağmurdan dolayı su aldığı ortaya çıktı. 
Kış mevsiminin çetin geçeceği aylar öncesinden bilinmesine rağmen altyapısı zara gören mahallelerde, bazı mahallelerin altyapısı yok onu da belirtelim, yağışlar nedeniyle taşkınlar oluştu.  Konteyner kentleri, caddeleri, sokakları, ev ve işyerlerini su bastı.
Ardından birçok yetkili açıklamalar ve paylaşımlar yaparak “teyakkuz halinde” olduğunu bilirdi.
Tamam doğru bu şehir bir felaket yaşadı, Hatay’ da normalden daha fazla yağmur yağdı kabulümüz. Fakat kış mevsiminin beklenenden daha zor geçeceği sık sık ifade edilmesine rağmen; aradan geçen onca ayda temizlenmeyen derelerin ve kanalların, konteyner kentlerin yapıldığı yerlerde altyapı sorununun çözülmemiş olmasının, hala bitmeyen yıkımların, hiçbir kural tanımadan yıkım yapan ve hem alt hem de üst yapıya zara veren şirketlere göz yumanların, aradan geçen yaklaşık bir yıla rağmen yapılmayan konutların sorumlusu kimler?
Bunca yaşanan olumsuzluk Afet mi? Sorumsuzluk mu? Depremzede halkımız karar versin…
Foto-Haber: Neslihan Sağaltıcı
 

Editör: Nezahat Fırıncıoğulları