Suriye İnsan Hakları İnisiyatifi, Suriye'de yönetimi ele geçiren HTŞ’nin Alevilere yönelik gerçekleştirdiği katliamlara ilişkin İsviçre’nin Cenevre kentinde bulunan Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği (OHCR) yetkilileriyle bir görüşme gerçekleştirdi.
İnisiyatif adına görüşmeyi Alevilerin Sesi Genel Yayın Yönetmeni Erkan Kılıçkaya, Zozan Faruk ile Sema Kılıç yaptı. Görüşmede, Suriye İnsan Hakları İnisiyatifi'nin hazırlamış olduğu rapor OHCR yetkililerine sunuldu. Heyet, OHCR yetkililerine Alevi katliamlarının durdurulması için bir an önce acil ve kalıcı önlemler alınmasını istedi.
“ALEVİLERE YÖNELİK KATLİAMA TEPKİ GÖSTERİLDİ, KATLEDİLENLER ANILDI”
Görüşme ardından Dr. Rasha al Ali Kadın Çalışma Grubu, Cenevre Alevi Kültür Derneği, Demokratik Alevi Kadınlar Birliği, Avrupa Arap Alevileri Federasyonu, AABK İnanç, Yol - Erkân Kurulu ve Suriye İnsan Hakları İnisiyatifi'nin yer aldığı kurumlar, OHCR'nin bulunduğu Quai Wilson meydanında basın açıklaması gerçekleştirdi.
İsviçreli siyasi parti ve sivil toplum örgütlerinin de destek verdiği eylemde temsili mezar üzerinde katledilen Aleviler için Türkçe, Kürtçe ve Arapça ağıtlar yakıldı.
“Suriye’deki Alevi katliamı durdurulsun” pankartının yanı sıra, katledilen ve çeteler tarafından kaçırılan kadınların da fotoğraflarını taşıdı.
“SURİYE’DE ALEV SOYKIRIMI VAR”
Yapılan basın açıklamasında, 8 Aralık 2024’te cihatçı faşist HTŞ’nin Suriye yönetimini devralmasının ardından Alevi katliamlarının da başladığına vurgu yapıldı. Suriye’deki Alevilerin günbegün katledildiğine dikkat çekilen açıklamada, kadınlar üzerinden süregiden insanlık suçlarına işaret edildi. Kadınların kaçırılıp, işkenceye maruz kaldıkları belirtilen açıklamada şu sorular yöneltildi: “Birleşmiş Milletler’in önünden sesleniyoruz; ey insanlık, Suriye’de Alevi soykırımı var, haberin var mı? Suriye’de HTŞ cihatçıları tarafından binlerce Alevi kadın öldürüldü, öldürülüyor, işkence edildi, ediliyor, kaçırıldı, tecavüze uğradı, uğruyor, köle, cariye yapıldı, yapılıyor haberin var mı? Ey insanlık, Suriye’de binlerce çocuk, genç, yaşlı insan öldürüldü, öldürülüyor, işkence edildi, ediliyor haberin var mı?”
Suçluların tespit edilip soykırım hukukunun uygulanması istenen açıklamada, “Siz duyarlı insanlar, mazlumun dramına, tarihe tanıklık etmeye, vahşete ‘dur’ demeye geldiniz, eyvallah. Biliyorsunuz yobazların, İslam coğrafyasındaki hümanist, kadın, doğa dostu Alevilere düşmanlığı yeni değildir. Yavuz kırımı, Koçgiri, Dersim, Maraş, Çorum katliamları yapıldı bu topluma.” denildi.OHCR ile görüşme heyetinde yer alan Erkan Kılıçkaya, Avrupa'da yaşayan Alevilerin katliamlara karşı 3 aydır sürdürdüğü eylemlerin devamı olarak bugün OHCR ile bir görüşme gerçekleştirdiklerini söyleyerek “ OHRC yetkilileri Suriye’de Alevilere yönelik katliamları yakından takip ediyor.” dedi.
Kılıçkaya, "OHCR yetkilileri katliamların boyutuna ilişkin bölgeden kanıtlı belgelerle bilgi aktarımı istedi. Bize Antakya'daki sivil toplum kurumlarıyla iletişime geçmek istediklerini söylediler. Biz de bölgeye gidecek olan yardımların sorunsuz şekilde ulaştırılması için yaşam koridorunun oluşturulması talebimizi ilettik" bilgisini verdi.
Suriye İnsan Hakları İnisiyatifi ise görüşmelerin ardından şu açıklamayı yaptı:
''Suriye İnsan Hakları İnisiyatifi, 2 Nisan 2025 tarihinde Cenevre’de Birleşmiş Milletler yetkilileriyle önemli bir görüşme gerçekleştirmiştir. İnisiyatifimiz adına görüşmeye Zozan Farruk, Sema Kılıçkaya ve Erdal Kılıçkaya katılmış; BM’yi ise Yüksek Komiser Volker Türk’ün yardımcısı Francesco Motta başkanlığındaki dört kişilik bir heyet temsil etmiştir. Görüşmede, daha önce sunulan başvurulara henüz bir yanıt alınamadığı ifade edilmiş, bu çerçevede hazırlanan kapsamlı rapor ve yeni dilekçe resmi olarak BM heyetine sunulmuştur. BM yetkilileri, sunulan belgelerin ilgili birimlerle paylaşılacağını ve değerlendirme sürecinde kaynak olarak kullanılacağını belirtmiştir.
Birleşmiş Milletler tarafı, Suriye’deki durumun çok boyutlu bir kriz olduğunu ve özellikle Alevi toplumuna yönelik nefretin tarihsel ve güncel kökenlerinin farkında olduklarını vurgulamıştır. Görüşmede, önümüzdeki sürece dair fikir alışverişinde bulunulmuş, özellikle Güvenlik Konseyi düzeyindeki diplomatik girişimlerin gerekliliği gündeme getirilmiştir.
BM temsilcileri, sahadan düzenli ve doğrudan bilgi-belge akışına ihtiyaç duyduklarını belirtmiş, bu amaçla yerel düzeyde faaliyet gösterecek sivil toplum yapılarının desteklenmesi gerektiğini ifade etmişlerdir. İnisiyatifimizle birlikte sahada çalışacak temas noktalarının oluşturulması, düzenli toplantıların yapılması ve kurumsal işbirliğinin güçlendirilmesi yönünde mutabakata varılmıştır.
BM yetkilileri, Suriye’deki gelişmeleri ve özellikle Lübnan’a sığınan toplulukların durumunu yakından takip ettiklerini, Alevi soykırımıyla ilgili sahadan bilgi edinme konusuna özel önem verdiklerini ifade etmişlerdir. Bu kapsamda, BM ile İnisiyatifimiz arasında Suriye’de ortak çalışmalar yürütülmesi konusunda görüş birliğine varılmıştır.
Görüşme sonrasında, Cenevre’de altı farklı dilde bir basın açıklaması yapılmış ve soykırım mağdurları için bir anma etkinliği düzenlenmiştir. Bu etkinlikte özellikle kaçırılan kadınlara ve katledilen çocuklara dikkat çekilmiş, uluslararası kamuoyuna bu trajedilere karşı duyarlılık çağrısı yapılmıştır. Suriye’nin geleceğine dair ise kapsayıcı, çoğulcu ve adil bir toplumsal yapının inşa edilmesi gerektiği vurgulanmış; bilgi ve belge paylaşımının periyodik olarak sürdürüleceği ifade edilmiştir.''