Tüm Öğretmenler Birliği Sendikası tarafından Konya'nın Kutören Mahallesi'nde sınıf öğretmeni Cihan Güçlü'nün uğradığı silahlı saldırıyı kınayarak basın açıklaması yapıldı.
TÖB SEN Yürütme Kurulu Adına Genel Başkan Deniz Ezer yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi.
“21.02.2024 tarihinde eğitim camiası bir kez daha kabul edilemez bir saldırıya tanık olmuştur. Konya'nın Kutören Mahallesi'nde görev yapan sınıf öğretmeni Cihan Güçlü, okulunda silahlı saldırıya uğramış ve yaralanmıştır. Öncelikle kendisine acil şifalar diliyor, bu menfur saldırıyı en sert şekilde kınıyoruz.
Eğitim, bir toplumun geleceğini inşa eden en önemli unsurdur. Ancak ne yazık ki öğretmenlerimiz, yıllardır süregelen itibarsızlaştırma politikalarının ve eğitimdeki yanlış yaklaşımların sonucu olarak şiddete maruz kalmaktadır. Öğretmenlerin idealist bir anlayışla zorlu koşullarda görev yaparken, onlara güvenli bir ortam sağlanması gerekirken, ekonomik sıkıntılarla boğuşmaları yetmezmiş gibi can güvenliklerinin tehdit altında olması kabul edilemez.
Bakan Yusuf Tekin'in,7 Mayıs 2024 tarihinde İstanbul'da bir öğretmenin öğrencisi tarafından öldürülmesinin ardından yaptığı "Öğretmenlerimize yönelecek hiçbir baskı ve şiddeti asla kabul etmeyeceğimizi, öğretmenlerimizi asla kimseye ezdirmeyeceğimizi buradan bir kez daha tüm Türkiye ile paylaşmak istiyoruz." açıklaması ve Öğretmenlik Meslek Kanunu'nda bu yönde yapılan düzenlemelere rağmen, öğretmene yönelik şiddetin artması endişe vericidir.
Bakanın ve hükümetin söylemleri ne kadar güçlü olursa olsun, uygulamadaki bazı faktörler bu şiddet sarmalını durdurmak yerine artırmaktadır:
Velilerin CİMER gibi şikayet mekanizmalarını öğretmene yönelik bir tehdit aracına dönüştürmesi, öğretmenlerin kendilerini sürekli baskı altında hissetmelerine ve mesleki özgürlüklerinin kısıtlanmasına yol açmaktadır.
Öğretmenlerin yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum edilmesi veli ve öğrencileirn gözünde itibarsızlaştırılmasına neden olmaktadır.
En ufak bir söylemde soruşturma tehdidiyle karşılaşılması ve velilerin gözünde küçük düşürülmesi, öğretmenlerin kendilerini güvende hissetmemelerine ve mesleki saygınlıklarının zedelenmesine neden olmaktadır.
Bu faktörler, iktidarın ve bakanın öğretmenlere bakış açısının, söylemlerle eylemler arasında bir tutarsızlık olduğunu göstermektedir. Öğretmenlere yönelik şiddetin önlenmesi için, sadece yasal düzenlemeler yapmak yeterli değildir. Aynı zamanda, öğretmenlerin mesleki saygınlığının ve özlük haklarının korunması, veli-öğretmen ilişkilerinin sağlıklı bir zemine oturtulması ve eğitim sistemindeki sorunların çözülmesi gerekmektedir.
Bu tür saldırıların önüne geçmek için hazırlandığı söylenen Öğretmenlik Meslek Kanununun pratikte anlam kazanması gerekir.Net bir ifade ile ceza hükümleri yazılmalıdır.
Unutulmamalıdır ki, “Yeni nesil öğretmenlerin eseri olacaktır.” Geleceğimizi karanlığa sürüklemek isteyenlere karşı, öğretmenlerimizin yanında durmalı ve onlara hak ettikleri saygıyı göstermeliyiz. Eğitimde şiddete son vermek için tüm yetkilileri acilen harekete geçmeye davet ediyoruz!”
Foto-Haber: Nezahat Fırıncıoğulları
TÖB SEN: Öğretmenlerimize Yönelik Şiddeti Kınıyoruz!
Tüm Öğretmenler Birliği Sendikası tarafından Konya'nın Kutören Mahallesi'nde sınıf öğretmeni Cihan Güçlü'nün uğradığı silahlı saldırıyı kınayarak basın açıklaması yapıldı.
Bunlar da ilginizi çekebilir