Temiz Hava Hakkı Platformu ve Türk Tabipleri Birliği tarafından gerçekleştirilen toplantıda, Adıyaman, Kahramanmaraş ve Elbistan’da yapılan asbest analizlerinin sonuçları açıklandı.
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr. Şebnem Korur Fincancı, depremlerin yarattığı büyük yıkımın insan eliyle ağır bir felakete dönüştürüldüğünü, 9 aydır gözlemlediklerini söyledi.
TTB'nin Temiz Hava Hakkı Platformu'yla ortak olarak Hatay'da yürüttüğü hava kirliliğine ilişkin çalışmasını hatırlatan Korur Fincancı, Hatay'daki partikül madde yoğunluğunun Dünya Sağlık Örgütü'nün belirlediği ortalamanın üç kat üstünde olduğunun altını çizdi.
Temiz Hava Hakkı Platformu Koordinatörü Deniz Gümüşel de şöyle konuştu:
"Türkiye'deki mevzuatta sadece kontrollü çalışma ortamlarında asbest için bir sınır değer tanımlanmıştır. Bu sınır değer eğitim almış asbest çalışanlarının kişisel solunum sistemi koruyucusu ve koruyucu giysi ile donatıldığı durumlarda en fazla sekiz saat boyunca maruz kalabileceği sınır değerdir. Bu değer santimetreküpte 0,1 liftir. Bu sınır değer hiçbir koruma ekipmanı, maskesi olmayan sokaktaki yurttaş için geçerli değildir. Yurttaşların ise kesinlikle asbeste mazur kalmaması gerekmektedir. Avrupa Birliği ise ekim ayı itibariyle bu sınır değeri 10'da birine indirmiştir. Yani AB mevzuatında iş ortamlarında 8 saatlik maruz kalma için izin verilen değer santimetreküpte 0,01 asbest lifine indirilmiştir. Deprem bölgesinde enkaz kaldırma çalışmalarında çok yoğun bir toz kirliliği yaşanıyor. Bu da tozla birlikte asbestin şehir içinde yayılımını arttıracak bir risk unsuru."
Hangi noktalarda asbest var?
Rapora göre Hatay'da da en geniş kullanım alanına sahip endüstriyel asbest türü olan ‘krizotil' tespit edildi.
Hatay'da asbest yoğunluğu tespit edilen yerler şöyle sıralandı:
Hatay – Antakya: Antakya batısındaki Amanos Dağları Kisecik Mahallesi kuzeybatısında Kisecik Tepe çevresinde yoğunlaşmıştır. Bunlar, Gökyar, Kamışlıpınar, Sümberkarlığı, Fellahınmezarı, Kurudere, İncirlipınar, Sineklibel, Kocaoğlan Tepe, Baytartepe, Deliktaştepe, Baytarlıtepe, Yemişliyurdu, Kaştepe, Gökçecik, Fakılıgedik, Karahıdırtepe sahalarında krizotil asbest bulunur.
Hatay – Yayladağı: Olgunlar Mahallesi yerleşim alanında ve çevresindeki serpantin kayaları içinde krizotil asbest oluşumları mevcuttur. Beyaz asbestli malzeme sıva badana amacıyla kullanılmaktadır.
Ayrıca Samandağ kuzeybatısında, Kırıkhan ilçesi batısında yer yer asbest damarcıkları görülür.
ALINMASI GEREKEN ÖNLEMLER
Raporda şu önlemlerin alınması gerektiği belirtildi:
-Birincil önlem, yapı yaşına bakılmaksızın, her bir bina enkazının asbest olup olmadığına dair incelemeye tabi tutulması olmalıdır.
-Bunun için, başta deprem bölgesinde olmak üzere ülke genelinde, Asbestle Çalışmalarda Sağlık ve Güvenlik Önlemleri Hakkında Yönetmelikte tanımlandığı şekliyle ‘asbest söküm çalışanı’ ve ‘asbest söküm uzmanı’ yetiştirmek üzere daha sık, yaygın ve hızlandırılmış eğitim programları düzenlenmeli; sertifikalı çalışan ve uzman sayısı arttırılmalıdır.
-Ülkedeki, özellikle ilgili kamu kurumlarındaki asbest analiz altyapısı hızla geliştirilmelidir. Deprem bölgesinde henüz yıkılmamış ağır hasarlı binalar ile deprem esnasında veya sonrasında yıkılmış, ancak enkazı henüz kaldırılmamış tüm binalar asbest risk değerlendirilmesinden geçirilmelidir.
-Risk değerlendirilmesi sonucu asbestli yapı bileşenlerinin varlığı tespit edilen bina ve enkazlarda yine aynı yönetmelik ve TS 13895 Asbest İçeren Malzemelerin Sökümü ve Asbest Bertaraf Yöntemleri Kılavuzuna uygun olarak alınan önlemler çerçevesinde asbestli malzemeler güvenli biçimde uzaklaştırılmalıdır.
-Bina yıkımı ve enkaz taşıma işlemlerine ancak asbestli malzemelerin uzaklaştırılmasından sonra başlanmalıdır. Söküm, yıkım ve uzaklaştırma işlemleri mutlaka eğitim almış asbest söküm çalışanları tarafından gerçekleştirilmelidir.
-Çalışanlara mutlaka koruyucu giysi, eldiven, koruyucu gözlük, maske gibi yapılan işe uygun kişisel koruyucu donanım verilmeli ve kullanımı sıkı denetime tabi tutulmalıdır.
-Söküm, yıkım ve uzaklaştırma çalışmaları esnasında asbest riskine karşı çevrede yaşayanlar uyarılmalı, çalışma alanından uzaklaştırılmalı ve/veya koruyucu donamım sağlanmalıdır.
Asbest liflerinin havaya karışmasını engellemek amacıyla enkaz su ile ıslatılarak çalışma yürütülmelidir.
Foto-Haber:Neslihan Sağaltıcı