Haber: İLEYDA ÖZMEN / Kamera: ÜNAL AYDIN-EYLEM LADİN DEĞER
(ANKARA) - Türkiye Belediyeler Birliği (TBB) Başkanlığı’na İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu seçildi. İmamoğlu, "Türkiye Belediyeler Birliği'ni hiçbir mensubuna ayrımcılık hissi yaşatmayan bir kurum haline hep birlikte getirmeliyiz. Sizlere söz, hızlıca getireceğiz. Gerek belediyeler, gerekse merkezi ve yerel yönetim arasında iş birliğine zarar verecek davranışlar doğrudan ülkeye, vatandaşa ve demokrasimize zarar verir" dedi.
Türkiye Belediyeler Birliği Meclis Toplantısı, bugün Ankara'da yapıldı. Türkiye'nin dört bir yanından belediye başkanlarının katıldığı toplantıda, delegelerin oy kullanması yaklaşık bir buçuk saat sürdü. Oy sayımının ardından sonuçlar paylaşıldı.
515 oy alan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye Belediyeler Birliği Başkanlığı’na seçildi. AKP'nin başkan adayı Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Metin Genç ise 250 oy aldı.
Seçim sonuçlarının açıklanmasından sonra konuşan İmamoğlu, şunları söyledi:
"Muhalefet olmaya alışınca istemenin sınırı yok, her şeyi istemek lazım"
"Bizim şu anda devir aldığımız Belediyeler Birliği'nin encümeninde tek bir kişi diğer partilerden yok. Yanılmıyorsam iki üyesi Milliyetçi Hareket Partisi'nden geri kalanın tamamı AK Parti üyesi. Bizim bugün aslında geldiğimiz nokta bu yanlışı düzeltme noktasıdır. Onun için önemli bir başlangıç, bugünkü başlangıç. Ne yazık ki tüm çabalarımıza ve tüm talebimize rağmen bu listenin birlikte çıkartılan bir listeye dönüşmesine de AK Parti'den onay gelmedi. Liste çıkaracaklarını dün itibarıyla genel başkan yardımcımıza bildirdiler. Yoksa 'Çoğunluk olduğunu bildikleri için böyle yapıyorlar' suçlaması da yanlış. Tam aksine, tümüyle yoğun bir çaba gösterilmiştir ama ne yazık ki bu demokratik çabamıza dönüş yapılmamıştır. Silinmeyeceğini ya da hemen bu görevden istifa etmeyeceklerini bilsek yine de almayı tercih ederiz. Siyasi masada konuşulduğunu da buradan halkımızla paylaşmak isterim. Çünkü biz mesele hele hele bu tür kurullarda siyasetin o bilindik sayfasından başka bir sayfasına; adalet sayfasına, hak hukuk sayfasına taşıma gayretinde olan insanlarız. Değerli Belediye Başkanı AK Parti grubunun adayı Ahmet Metin Genç'in bu söylediği iki konu da doğru değildir.
Kendi partisinde konuşamadığı birçok şeyi burada konuşması ona nasıl özgür bir kürsü vermiş hayranlıkla izledim. Bu özgürlük iyi bir şeydir. Kendi partinde bile olsa yanlış giden bir şeyi söylemek dünyanın en güzel şeyidir. Bunu her partinin yapması lazım. Belki bizim de eksiklerimiz var. Bir de muhalefet olmaya alışınca istemenin sınırı yok, her şeyi istemek lazım. O anlamda da bir coşkulu konuşma olduğunu ifade etmek isterim.
"Birbirini adeta yok etmeye kararlıymış gibi davranarak yapılan siyasetle seçim kazanmak asla mümkün değildir"
Belediyecilik tarihimizin yeni ve umutlu bir dönemine adım atıyoruz. Bu yeni dönem, siyasetçiler ve bu salonda bulunan yerel yöneticilerden çok fazla beklentisi olan bir dönem. Özellikle yine bu dönem milletimizin 2019 ve 2024 yerel seçimlerinde ortaya koyduğu irade şekliyle şekil bulmuştur ve süreci imza altına almıştır. Bu iki seçimde de vatandaşlarımız, ülkemizi uzunca bir süredir esir almış bulunan ağır ve bunaltıcı siyasi kutuplaşma atmosferinin dışına çıkmayı başaran bir ortamı bize sunmuştur. Yerel siyasetin kendine özgü dinamikleri bu seçimlerde güçlü biçimde işlemiş hangi partiye oy vermiş olurlarsa olsunlar 86 milyon vatandaşımızın tercihi reel ve rasyonel bir zemin üzerinde şekillenmiştir. Herkesin birbirine saygı duymak zorunda olduğunu tescillemiştir. Bugün artık siyasi kutuplaşmanın dinamikleriyle yerel siyaseti anlayabilmek ve etkileyebilmek mümkün değildir. Özellikle 2024 yerel seçimleriyle birlikte milletimiz bu ülkenin her görüşten tüm siyasi kadrolarına net bir mesaj vermiştir: 'Kutuplaştırma siyasetini bir kenara bırakın.' Vatandaşın gösterdiği bir arada yaşama istek ve kararlılığını siz de gösterin. Bu millet her yerde bir arada yaşıyor; apartmanda, mahallede bir arada yaşıyor ama salonda bir arada olamayacak, kurullarda bir arada olamayacak. Bunu unutun diye millet bize sandıktan feryat feryat bağırdı. Ben bu sesi duyuyorum.
Birbirini adeta yok etmeye kararlıymış gibi davranarak yapılan siyasetle seçim kazanmak asla mümkün değildir. Milletimiz, ülkemizdeki bütün siyasilere hatta bütün dünyaya inanılmaz bir demokrasi dersi vermiştir. Seçim bu şekilde kazanılsa dahi ülkenin geleceğinin kaybedileceğini bilerek o endişeyle inanılmaz bir demokrasi iradesi ortaya koymuştur. O bakımdan hep birlikte esas olanı geleceği kazanmak olduğunun bilinmesi gerekir.
"TBB yeni dönemde tamamen eşitlikçi ve demokratik bir anlayışla çalışmalıdır"
Türkiye Belediyeler Birliği, belediyeler arasında iş birliği ve dayanışmayı güçlendirerek belediyeciliği fiilen geliştirerek vatandaşlarımızın refahını arttırmayı hedefleyen bir kurumdur. Bu görev tanımı bir yandan tecrübe aktarımını diğer yandan da birlikte çalışmayı kapsar. Bu görev tanımının hiçbir yerinde partizanlık yoktur, olamaz. Yani siz seçildiniz, encümen de sizin üyeleriniz diye sadece kendi partinize mensup belediyelere katkı sunmayı, onlarla diyalog kurmayı harekete geçirirseniz milleti bölersiniz, üzersiniz. O bakımdan bu görev tanımının hiçbir yerinde gündelik siyasi hesaplar da yoktur, olamaz. Vatandaşlara oy verdiği partiye göre ayıran bir yerel yönetim anlayışını kabul etmediğimiz gibi belediye yönetimlerini partilerine göre ayıran bir anlayışı da kabul etmemiz asla mümkün değildir. Türkiye Belediyeler Birliği'ni hiçbir mensubuna ayrımcılık hissi yaşatmayan bir kurum haline hep birlikte getirmeliyiz. Sizlere söz, hızlıca getireceğiz. Gerek belediyeler, gerekse merkezi ve yerel yönetim arasında iş birliğine zarar verecek davranışlar doğrudan ülkeye, vatandaşa ve demokrasimize zarar verir.
Türkiye Belediyeler Birliği de yeni dönemde tamamen eşitlikçi ve demokratik bir anlayışla çalışmalıdır. Birliğimiz daha çok ve daha kaliteli iş üretmeye vatandaş lehine daha fazla sonuç almaya odaklanmalıdır. Kendimizden başlayarak yerel yönetimlerin kurumsal yapılanmasının yenilenmesini sağlamalıyız. Yerel yönetimlerin de aktif katılımıyla merkezi ve yerel yönetim dengesini yeniden kuracak, yerelliği güçlendirecek bir reformu hep birlikte hayata geçirmeliyiz. Yapılacak iş ve iş birliklerinde yerindenlik ilkesi gözetilerek belediyelerin yerel kalkınma ve refah devleti işlevlerine odaklanmasına olanak verecek bir görev ve yetki paylaşımı modelinin ortaya çıkması şehirlerimiz için çok hayatidir. Yetki ve kaynak kullanımında kentleri temsil eden yerel yönetim birimlerinin en üst düzeyde etkili hale getirilmesi sağlanmalı, merkezi yönetimin partizanlığa varan keyfi müdahalelerine son verilmelidir.
Kuracağımız Afet Risk Yönetimi ve Dayanıklılık Komisyonu, Kentsel Hareketlilik ve Ulaşım Komisyonu, İklim Krizi ve Çevre Komisyonu, Tarım Hayvancılık ve Gıda Güvenliği Komisyonu, Göç ve Uyum Komisyonu, Yerel Yönetim Reform Komisyonu, Sosyal Politikalar Komisyonu tümüyle birlikte Türkiye Belediyeler Birliği'ni güçlendirecek daha enerjik ve daha yoğun bir sürece hep birlikte adım atacağız. Böylece kentlerimizdeki sorunlara da hızlı ve etkili çözümler üreteceğiz. Toplumun her kesimine daha kaliteli hizmetler sunma konusunda belediyelerimizin bilgi paylaşımı daha üst seviyeye çıkacak. Birlikte hareket ederek daha güçlü, daha dayanıklı ve daha yaşanabilir kentler oluşturabiliriz."
Toplantıda, ayrıca Türkiye Belediyeler Birliği Meclisi Birinci Başkan Vekilliğine Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, İkinci Başkan Vekilliğine Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın seçildi.