Türkiye İşçi Partili Kadınlar Hatay/ Defne'de yaptıkları basın açıklamasıyla tüm Hataylı kadınları 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü' ne davet etti.
TİP'li kadınlar, düzenledikleri basın açıklamasıyla Hatay' da ki Kadın Platformlarının katılımıyla 8 Mart 2025 Cumartesi günü saat 14. 30' da Defne Necmi Asfuroğlu Anadolu Lisesi önünde başlayacak yürüyüş için çağrıda bulundu.
Basın açıklamasını TİP' li Kadınlar adına Hatay İl Sorumlusu Hacer Dikkaya okudu.
Dikkaya, 8 Mart'a giderken tüm kadınları birlikte yürümeye, birlikte mücadele etmeye ve yaşam hakkına sahip çıkmak için birlikte direnmeye çağırdıklarını belirterek, açıklamasında “Bugün, 2 Mart'ta gerçekleştirdiğimiz “8 Mart: Emek, Tarih, Mücadele” başlıklı işçi okulumuzun ardından sesimizi yükseltmek; “Biz kadınlar varız, buradayız, mücadelemizden vazgeçmiyoruz!” demek için bir araya geldik. Emeğimiz, tarihimiz ve mücadelemizle buradayız! Kadın emeğinin yok sayıldığı; eşitlikten, özgürlükten, insanca yaşamdan uzak bırakıldığımız bu düzene karşı direniyoruz! İşyerlerinde, sokaklarda, fabrikalarda, tarlalarda, kampüslerde; her yerde biz varız! Sesimizle, emeğimizle, dayanışmamızla, umutlarımızla buradayız. Biz; üreten, büyüten, değiştiren, dönüştüren kadınlarız. Hayatın her alanında, emeğimizle varız. Fabrikada, tarlada, plazada, okulda, sokakta, meydanlarda, omuz omuza, yan yana... Biz buradayız ve hiçbir yere gitmiyoruz!
Bizi yok saymaya çalışanlara inat varız. Kadın emeğini ucuz iş gücü olarak görenlere, örgütlenmemizin önüne engeller dizenlere, en ağır işlerde, en düşük ücretlerle, güvencesiz koşullarda çalışmaya mahkûm etmeye uğraşanlara inat varız. İş yerinde bizleri mobbinge ve tacize maruz bırakanlara; sokakta, evde canımıza kastedenlere; sendikalaştığımız için kapının önüne koymaya çalışanlara inat biz varız. Bizim sesimiz duyulmasın, biz varlığımızı haykırmayalım diye her yolu deniyorlar, hukuksuz gözaltı ve tutuklamalarla sindirmeye çalışıyorlar. Ama biz buradayız! Umudu örgütlemek, geleceğimizi birlikte kurmak için buradayız, yan yanayız!
Kadınlar tarih boyunca yalnızca üretmedi, aynı zamanda mücadele etti. Bugün de dünyanın dört bir yanında kız kardeşlerimiz yaşam hakkı, eşitlik ve özgürlük için direniyor. Filistin'de, İran'da, Afganistan'da, Latin Amerika'da, Türkiye'de; her yerde kadınlar adalet için, insanca bir yaşam için mücadele ediyor. Biz varız, buradayız, hiçbir yere gitmiyoruz!
Bugün, kadınların emek mücadeleleri, tarih boyunca olduğu gibi yine yolumuzu aydınlatıyor. Polonez işçileri, sendikaya üye oldukları için işten atılmalarının ardından günlerce direndi, ve kadınların bu direnişi kazanımla sonuçlandı. Bu direniş, yalnızca Polonez işçileri için değil, tüm kadın işçiler için bir umut ışığı oldu. Kadın işçiler, en düşük ücretlere rağmen hayatlarını geçindirebilmek için en zor işlerde çalışmaya devam ediyor. Asgari ücrete yapılan düşük zammın ardından, kadın yoksulluğu her geçen gün daha da derinleşiyor. Özellikle kırsal kesimde ve düşük ücretli sektörlerde çalışma koşulları, bize eşit bir yaşam fırsatı tanımıyor.
Kadınların en kötü koşullarda çalışarak 7 dakikada ürettikleri bir pantolonun bir aylık ücretlerine denk geldiği Özak Tekstil'de de kadınlar, tüm kadın işçilerin hakları için mücadele etti.
Kadınların yolunu aydınlatan bir diğer direniş, İstanbul Esenyurt'taki HepsiJET deposunda çalışan dört kadın işçinin hakları için başlattıkları direniştir. Kadınlar, çalışma koşullarındaki mobbing ve tacizlere karşı durarak haklarını savunmak için direniyorlar.
Daha onlarca fabrikada, plazada, sokakta, evde direnen her bir kadına, tüm kız kardeşlerimize selam olsun!
İstanbul Sözleşmesi'ni fesheden, 6284'ü tartışmaya açan, kadınların ve LGBTİ+'ların özgürlüklerine kasteden, nafaka hakkımıza göz diken, bir de utanmadan bu düzeni “aile yılı” masalıyla süslemeye çalışanlara karşı örgütlü gücümüzle buradayız!
Kadınların direnişi susturulamaz, kadın mücadelesi durdurulamaz!
Biz, sadece bugün değil, her gün varız! Ve biliyoruz ki yan yana geldiğimizde, dayanışmamızı büyüttüğümüzde değiştiremeyeceğimiz hiçbir şey yok. Bu yüzden, 8 Mart'ta, tüm kız kardeşlerimizi sokaklarda, meydanlarda, işyerlerinde, hayatın tam içinde sesimizi birlikte yükseltmeye davet ediyoruz: Biz varız, birlikte güçlüyüz!
Bugün, kadın emeğini görünmez kılmak isteyenlere, bizi aile içine hapsetmeye çalışanlara, “kutsal aile” masallarıyla toplumsal rollerimizi sırtımıza yüklemeye çalışanlara inat, isyanımızla alanlardayız! Bir kere daha haykırıyoruz: Emeğimiz bizimdir, hayatımız bizimdir, geleceğimiz bizimdir!
Kadın dayanışmasıyla güçleniyoruz! Sokakta, işyerinde, mahkemede, fabrikada; birbirimizden güç alıyor, birlikte kazanıyoruz! Bizi yalnızlaştırmaya, susturmaya çalışanlara karşı dayanışmamız en büyük gücümüzdür!
Bugün buradan bir kez daha haykırıyoruz: Eşit, özgür, sömürüsüz bir dünya kurulana kadar mücadelemiz sürecek! Biz varız! Buradayız! Biz kazanacağız! Yaşasın 8 Mart! Yaşasın Kadın Dayanışması” ifadelerine yer verdi.
Foto-Haber: Nezahat Fırıncıoğulları