“Okulların Sahipleri İdareciler Değil; Eğitim Emekçileri Ve Öğrencilerdir” “Okulların Sahipleri İdareciler Değil; Eğitim Emekçileri Ve Öğrencilerdir”

6 Şubat 2023 tarihinde yaşadığımız Maraş merkezli depremler sonrası yıkımın en çok yaşandığı Hatay başta olmak üzere, deprem bölgesine ilgiyi arttırdı.
Özellikle deprem öncesinde çok nadir bir şekilde gördüğümüz, belki de hiç göremeyeceğimiz bakanlar, bakan yardımcıları başta olmak üzere birçok üst düzey yetkili adeta buraları mesken tuttu.
Depremin bu kadar büyük yıkıma neden olması ve bu kadar büyük bir bölgeyi etkilemesi nedeniyle elbette bu yoğun ilgi anlaşılabilir bir durum.
Fakat bu ilginin sonucunda başta Hatay olmak üzere deprem bölgesinde depremzedelerin hayatında aradan geçen 1 yıl 7 ay 24 günlük süre zarfında elle tutulur gözle görülür bir değişim olmaması ve hala depremin ilk gününden bu yana ortaya çıkan birçok sorunun artarak devam etmesini bunca yetkilinin ziyareti sıklığına bakınca anlamlandıramıyoruz.
Bunun yanında depremzede halkın çözüm üretmesi için seçtiği yerelde iş yapacak kurumların başındakilerin de seçim sonrası hayırlı olsun ziyaretleriyle başlayan ve ardından üst düzey yetkililerin geliş gidiş seremonileri başta olmak üzere her yerde bulunmasıyla devam eden süreç çözüm bekleyen depremzede halk için de can sıkıcı bir hal alamaya başladı. 
Gelen bunca yetkili geliyor hoş geliyor da depremzede birçok sorunla boğuşurken bu geliş gidişlerin sıklığının sorunların çözümünü hızlandırmak yönünde olması gerekmiyor muydu?
Her kararın merkezden( Ankara'dan) alındığı, bulundukları konumu bile garantide olmayan, hatta seçilmişlerin bile anayasaya aykırı şekilde içeride tutulabildiği ya da kayyum sopasıyla gözdağı verildiği bir ortamda, bir gece yarısı kararnamesiyle görevi değişebilecek atanmış yetkililerin verdiği sözlerin bile görev süreleri boyunca geçerli olabileceği bu süreçte yetkililerin bu sık gelişleri ne kadar gerekli?
Bu üst düzey yetkililerin amacı çalışmaları yerinde incelemek, yapılan işlerini denetlemek ise zaten haberli geldikleri için burada kendilerini güzel güzel karşılayanlar ona göre tedbir almıştır hiçbir olumsuzluğu görme şansları olmadan gerisin geri dönerler.
Geldiğimiz şu noktada her geçen gün daha da umutsuz bir bekleyiş içerisindeki depremzedenin tüm sorunları ortada dururken, üst düzey yetkililerin yapılan işleri yerinde görmek ve ya denetlemek için yaptıkları bu ziyaretler depremzede halkın gözünde de turistik geziden öteye geçmiyor.
Vatandaş zaten enflasyon altında ezilip, pahalılıkla boğuşurken, çiftçi, esnaf, emekçi kan ağlarken, bunun yanında tasarruf tedbirleri gerekçe gösterilerek depremzedelere bile kısıtlama yapılıyorken, bakanların, vekillerin danışmanların lüks araç konvoyları eşliğinde karşılanması ne kadar doğru? 
Foto-Haber: Neslihan Sağaltıcı
 

Editör: Nezahat Fırıncıoğulları