İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasının ardından Türkiye'nin dört bir yanında başlayan protesto eylemleri devam ediyor.
Hatay/Samandağ'da Emek ve Demokrasi Güçleri yaşanan baskılara, gözaltılara ve tutuklamalara karşı yeniden yürüyüş düzenledi.
Samandağ eski postane önünde toplanan yüzlerce kişi, "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiçbirimiz", "Ekrem İmamoğlu yalnız değildir" ,"Suriye'deki Aleviler yanlız değildir", "Faşizme karşı omuz omuza" sloganlarıyla Deniz Sitesinde bulunan Hızır Parkı'na kadar yürüdü.
Burada Emek ve Demokrasi Güçleri adına ortak basın açıklaması okundu.
Basın açıklamasında “Günlerdir içinde bulunduğumuz süreç AKP'nin yeni yargı saldırıları ile karşı karşıya kalmamız ile başladı. İstanbul Üniversitesi yönetim kurulunun diploma iptali ile başlayan bu süreç, gözaltı işlemleri ile devam etti.
Başta İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) olmak üzere çeşitli belediyeleri kapsayan bir operasyonda aralarında İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nun da yer aldığı 100'ün üzerinde kişi için gözaltı kararı çıkarıldı.
Atadığı rektörler aracılığıyla üniversiteleri kendi arka bahçesi haline getiren AKP, açıkça kuralsız ve hukuksuz bir sürecin başlamasını sağladı. Sürecin hukuksuz olduğu çok net bir gerçek olsa da AKP'nin saldırılarının asıl niteliği ortadadır. AKP, "suç örgütü üyeliği" ve "terör" gibi gerçek dışı gerekçelerle seçme ve seçilme hakkı dahil olmak üzere siyasal alanın tümüyle tasfiyesine başlamıştır.
Halk ise AKP'nin saldırılarına geçit vermemiş, günlerdir meydanlarda sesini yükseltmiştir. Özellikle üniversite gençliği kampüslerinde örgütledikleri boykot ve eylem çağrılarını kent meydanlarına taşımış halkın seçme ve seçilme hakkının gasp edilmesine karşı memleketi için ayağa kalkmıştır.
Siyaseti büsbütün olarak sandığa indirgeme girişiminde bulunan AKP, bu hamleyle siyasal alanı ve yurttaşlığı tasfiye etmeyi hedeflemekteydi. Düzen siyasetinin ise, AKP'nin bu hamlesine adeta çanak tutuşu, AKP'yi geriletmemiş, aksine halkı daha da edilgenleştirerek siyaset alanının dışına itmiş ve siyasal alanın iktidar eliyle daraltılmasına hizmet etmiştir. Ülke her kritik dönemeçten geçtiğinde yalnızca sandığı gösterenler AKP'yi daha da cüretlendirmiş, hayatın her alanında emekçilere, gençlere, kadınlara yönelik saldırıların daha yoğun bir biçimde gerçekleşmesine sebep olmuştur.
Birileri ısrarla sandık hesapları yapsa da bizler halkın sorunlarıyla ilgileniyoruz. Sandık diye haykıranları dahi zorla, istemeye istemeye meydanlara çekiyoruz.
Biz meydanlarda mücadeleyi yükseltiyorken AKP'nin saldırıları ise devam ediyor. AKP, iradesine sahip çıkan halkı bastırmak için elinden geleni ardına koymuyor. Çoğunluğu 18-22 yaş aralığında olan 301 genci, tutuklamalar ve baskılarla yıldırmaya çalışıyor.
AKP; baskılarla, gözaltılarla ve yargı sopasıyla bizleri susturabileceğini sanıyorsa da yanılıyor.
Halkın iradesine yönelik saldırılara geçit vermeyeceğiz.
Tablo ne kadar iç karartıcı dursa da bu tabloyu tersine çevirmenin yolunu biliyoruz.
Seçme seçilme hakkı dahil siyasal özgürlüklerimizi kazanmanın tek yolunun, AKP'ye ve temsil ettiği düzene karşı mücadele etmekten geçtiğinin farkındayız.
Çözüm; ısrarla siyasetin dışına itilmek istenen halkı yeniden siyaset sahnesine taşımaktan geçiyor. Çünkü biz şunu çok iyi biliyoruz: Örgütlü Bir Halkı Hiçbir Kuvvet Yenemez!” ifadelerine yer verildi.
Foto-Haber: Neslihan Sağaltıcı