Enternasyonalist Siyasetçi- Yazar SYKP kurucularından, DEM Parti PM üyesi Bereket Kar memleketi Hatay/ Samandağ'da son yolculuğuna uğurlandı.

Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi’nin (SYKP) kurucularından ve Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Parti Meclisi (PM) üyesi olan yazar Bereket Kar, yakalandığı akciğer enfeksiyonu nedeniyle Ankara’da kaldırıldığı hastanede yaşamını yitirdi. Kar, Ankara’da yapılan törenin ardından memleketi Samandağ Yeşilyazı Mahallesinde düzenlenen cenaze törenin ardından toprağa verildi.

Cenaze törenine Bereket Kar’ın ailesi, DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, SYKP Eş Genel Başkanları Feray Yılmaz Mertoğlu ve Mertcan Titiz, CHP Hatay Milletvekili Servet Mullaoğlu, Samandağ Belediye Başkanı Emrah Karaçay, Defne Belediye Başkanı Halil İbrahim Özgün, Samandağ’ Belediyesi Başkan Yardımcıları Adnan Eryılmaz, Hasan Fehmi Görür, çeşitli sol-sosyalist siyasi partilerin, emek ve meslek örgütlerinin, demokratik kitle örgütlerinin temsilcileri, ve köylülerinin de aralarında olduğu çok sayıda kişi katıldı.

Bereket Kar’ın cenazesi, Yeşilyazı Mahallesindeki aile evine getirildi. Ardından, mezarlık yakınında yapılan cenaze töreninde Kar’ın sevdiği Feyrouz ezgileri çalındı.

Törende konuşan SYKP Eş Genel Başkanı Feray Mertoğlu, sosyalist mücadelenin en kıymetli değerlerinden birini kaybettiklerini belirtti ve Kar’ın yaşamı ile mücadelesinin kendilerine yol göstermeye devam edeceğini ifade etti.

Türkiye ve Orta Doğu Dayanışma Vakfı (TODAV) adına konuşan Cevat Uygur ise Kar’ın enternasyonal mücadelesine dikkat çekerek, bu mücadelenin takipçileri ve yürütücüleri olacaklarını vurguladı.

HATİMOĞULLARI: ONU ASLA UNUTMAYACAĞIZ

Törende konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, “Merhaba değerli yoldaşlar, Bekeret Kar’ın değerli ailesi, burada Bereket’i sonsuzluğa uğurlarken onu yalnız bırakmayan yol arkadaşları. Bereket yoldaşımız bizim için gerçekten çok ama çok, kelimelerle tarif edilemeyecek kadar büyük bir kayıptır. Yol boyunca yapılan konuşmalar, gelen mesajlar, dün Ankara’da yoldaşlarıyla yaptığımız uğurlamalar ve törende yapılan konuşmalar Bereket yoldaşı iyi bir şekilde anlatıyor. Mücadele arkadaşlarının gönderdiği, sadece Türkiye’de değil Ortadoğu ve Afrika’nın dört bir yanından gelen mesajlar onun asıl kişiliğini ve mücadelesini en iyi şekilde ortaya koyuyor. Bereket yoldaşımız 70’lerde mücadeleye katılmış, 80 darbesiyle sürgüne gitmek zorunda kaldığı için Ortadoğu halklarıyla tanışmış. Orada büyütüp yeşerttiği mücadele ile Ortadoğu halklarıyla dayanışma içine girmiş. Ortadoğu halklarıyla sadece mesaj düzeyinde değil gerçekten onlarla bir arada olarak, onların kültürünü batıya taşıyan yüzü olarak her türlü mücadeleyi yürütmüştür. O sadece mesajlarla çalışma yürüten bir yoldaşımız değildir. Sadece bazı ilişkileri kuran ve bu ilişkileri zaman içerisinde geliştiren birisi değildir. Tam tersine ben de bire bir tanığı olan bir yoldaşı olarak söylüyorum Bereket yoldaşımız gittiği her yerde kalıcı ilişkiler kurmuş ve bu ilişkileri Türkiye’deki devrimci demokratik sosyalist emek mücadelesiyle buluşturmayı başarmış bir insandır. Bu bakımdan Türkiye’deki nadide devrimcilerden biridir. Bu anlamıyla oldukça özel bir insandır.” dedi.

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları, konuşmasının devamında “Dün Ankara’da yaptığım konuşmamda bahsetmiştim, çok önemsediğim bir nokta ve bir kez daha altını çizmek istiyorum. Türkiye Ortadoğu politikasında komşularıyla sıfır sorun politikası yürüttüğü dönemde bazı ülkelerle vizeler kalktı ve çok kolay gidiş gelişler yaşanmaya başlandı. Şimdi bu alanda bulunan birçok arkadaşımız, yoldaşımız o dönemde Suriye’ye, Lübnan'a, Mısır'a gitti. Türkiye o zaman sadece Hatay bölgesi değil her yerde baroları, sendikaları, sol sosyalist örgütleri, siyasi partileri, edebiyatçılar sendikası PEN’in örgütlenmesini, o dönem sınırın öte yanında kendi konumundaki kurumları ziyaret ederken Bereket yoldaşımızdan destek istemiştir ve neredeyse çoğunun organizasyonunu, ilişkisini Bereket yoldaşımız sağlamıştır. Bunu büyük bir onur ve mutlulukla yapmıştır. Ben de bu çalışmalarda yer aldım, kendisinin gittiği bütün demokratik örgütler ve siyasi partilerle görüşmelerinde çoğu zaman ona eşlik eden bir yoldaşınız oldum. Bu çalışmalara katılmam için beni özel olarak teşvik etti. Ortadoğu çalışmaları ile daha çok ilgilenmem için sürekli teşvik etti. Onunla bu çalışmaları yürüttüğüm için çok mutluyum. Ondan çok şey öğrendim. Birçok yoldaşımız gibi hepimiz ondan çok şey öğrendik. Bugün ilişkide olduğumuz bütün Ortadoğu ve Kuzey Afrika’daki kesimlerle, siyasi partiler, emek ve meslek örgütleri, demokrasi güçleriyle ve halkların özgürlük mücadelesini yürüten bütün kesimlerle bağlarımızı gerçekten Bereket yoldaşımız sağladı. O nedenle bizim açımızdan çok büyük bir kayıp.”

Hatimoğulları, “Bereket Kar devrimci mücadeleyi yürütürken mütevaziydi. Sürekli kıt olanaklarla yürüttü bu mücadeleyi ama hiçbir zaman olanaklardan şikayet etmedi. Yolunda gitmeyen işler olduğunda yılmadı," bir kez daha zorlamalıyız" dedi ve ben gerçekten onun tekrar tekrar başarmak için yürüttüğü mücadelesini, o kıt olanaklardaki mücadelesini sonsuz bir hayranlıkla izliyordum. Abi diyordum sen gerçekten olmayacak şeyleri de o kadar zorlayarak yapıyorsun ki. Bazen mesela imkan yok bunu yapmasak mı derdik olmaz derdi yapacağız, bunun koşullarını üreteceğiz derdi. O aynı zamanda bizlerin yol arkadaşı, dostuydu. Kim hasta olsa yoldaşlarından, onları arayan soran, her konuda vefalı bir insandı. O bir enternasyonalist mücadeleci, o bir devrimci, o bir sosyalist, o gerçek bir dosttu. DEM Parti'nin kuruluş felsefesine en fazla sahip çıkan yoldaşlarımızdan biriydi. HDP kurulduğu zamanlarda HDP çalışmasına yürekten inanan, HDP’nin kuruluş paradigmasına, felsefesine, mücadele programına yürekten inanan ve bunun devam etmesi için olanaklarını zorlayarak yürekten çaba harcayan bir insandı. O aynı zamanda Filistin halkının mücadelesinin doğrudan sahiplenicisi ve aktörlerinden biriydi. Dün sevgili Leyla Xalid’in gönderdiği mesajda ifade ettiği gibi o sadece Türkiye’nin şehidi değil, o aynı zamanda Filistin halkının şehidir dedi ve gerçekten de öyle. O aynı zamanda Filistin halkının şehididir. Çünkü Filistin davasına yürekten sahip çıkmıştı. Çünkü o Ortadoğu coğrafyasında kanayan iki yara olan Kürt sorunu ve Filistin sorununun çözümü noktasında sınır tanımadan enternasyonalist bir mücadelenin önemine vurgu yapan, onun mücadelesini fiilen uygulayan bir insandı. O Türkiye’de Kürt sorununun barışçıl ve demokratik yöntemlerle çözülmesi için Kürt halkıyla dayanışmasını canı yürekten sergileyen bir yoldaşımızdı. O bir Filistinli’ydi, o bir Kürt’tü, Arap’tı, Aleviydi, Sünniydi. O tam bir enternasyonalist kişilikti. Onu asla unutmayacağız. Onun yerini doldurmak çok zor, biliyoruz. Ama bize düşen en büyük görev Bereket yoldaşımızın başlatmış olduğu, büyütmüş olduğu ve gerçekten tıpkı bir çiftçi nasıl bir ağacı, toprağı eker ve onun için çaba harcar, eliyle o toprağı nasıl eşeler ve emek verirse, nasıl kıt olanaklarda suyu bulup su verirse, o da mücadelede öyle bir insandı. Onun yürüttüğü bu mücadeleyi başarıya ulaştırana dek, Kürt halkı bu coğrafyada özgür olana dek, Filistin halkı bu topraklarda özgür olana dek mücadelemiz devam edecektir. Emekçiler, işçiler, kadınlar bu coğrafyada hakkını tesis edene dek, ortak, eşit ve adil bir yaşam kurulana dek bizler mücadele sözümüzü yoldaşımızın yanında veriyoruz. Ben bir kez daha ailesine başsağlığı dileklerimizi iletiyorum. Tüm köylüye başsağlığı dileklerimizi iletiyorum. Köyün acısı büyük. Ve burada biraz önce yoldaşımız çok güzel ifade etti. Bereket abi Asi Nehri gibi akan, bölgeden bölgeye dolaşıp suyunu taşıyan bir insandı. Mücadelesini tıpkı Asi Nehri gibi taşıdı. O Asi Nehri gibi de asi ve hırçındı ama gündelik ilişkilerinde ve yoldaşlarıyla ilişkilerinde oldukça yumuşak bir insandı. Onu asla unutmayacağız.” dedi.

Lübnanlı sanatçı Feyruz'un sözlerini paylaşan Hatimoğulları, "Feyruz onun en sevdiği sanatçıydı. Ortadoğu'da kaldığımız yerlerde sabahları Feyruz'un şarkıları açılır ve insanlar bir birlerine 'Sabahul Feyruz' derdi. Ona veda ederken son olarak Feyruz'un şu sözlerini söylemek istiyorum" diyerek, Feyruz'un Arapça olan şarkı sözlerini paylaştı.

“MÜLKSÜZ GELDİ, MÜLKSÜZ YAŞADI”

Eğitimci, Araştırmacı-Yazar  Müslüm Kabadayı Yazdı: İST(ENMEYENİ) AN(INDA) BUL! Eğitimci, Araştırmacı-Yazar Müslüm Kabadayı Yazdı: İST(ENMEYENİ) AN(INDA) BUL!

Babasını anlatan Nidal Kar ise, "Babam bu topraklarda, bu köyde sıradan bir ailenin sıradan bir çocuğu olarak dünyaya geldi. Onu bugün hiç sıradan biri olarak uğurlamıyor olmamızın bir çok nedeni var. Dün Ankara’da bugün burada birçok yoldaşı bu sebepleri anlattı. Filistin, Libya, Ürdün, Mısır ve Suriye’de 'Güvercin tedirginliğinde' bir hayat sürenler ile birçok ülkeden baş sağlığı mesajı aldık. Babamı evrensel bir kişilik olmasını sağlayan temel sebep başka bir dünyanın mümkün olabileceğine dair duyduğu inançtı. O devrimci bir eş, devrimci bir baba, devrimci bir abi, devrimci bir dost, devrimci bir savaşçıydı. Hiç bir engel tanımadı ve istediği gibi yaşadı. Mülksüz geldi, mülksüz yaşadı, bize ömür boyu gururla taşıyacağımız iyi insanlık mirası bıraktı. Bugün benim 81 ilde kalacak bir evim ve büyük bir ailem var. Hoş geldiniz büyük ailem" ifadelerine yer verdi.

Konuşmalar ardından Kar, "Bereket Kar ölümsüzdür", "Yaşasın halkların kardeşliği" ve "Bereket'e sözümüz devrim olacak" sloganlarıyla yapılan yürüyüşle mezara taşındı. Mezarlıkta düzenlenen dini tören sonrası toprağa verilen Bereket Kar’ın mezarı başında kendisinin de vasiyeti olan Feyruz şarkısı ve enternasyonalist marşı çaldı.
Foto-Haber: Neslihan Sağaltıcı

Editör: Nezahat Fırıncıoğulları