“Eril Şiddete Karşı  Mücadelemizi Sürdüreceğiz” “Eril Şiddete Karşı Mücadelemizi Sürdüreceğiz”

Deprem bölgesini ziyarete gelenlere diyeceğim var. Öncelikle nezaketen hepinize teşekkür ederiz de; 
Lütfen gerçekten yapabileceğiniz olumlu şeyler varsa gelin, yoksa sadece bizim üzerimizden adınıza prim kasmak, reklam yapmak, siyasi rant katmak için gelmeyin.            
Buradaki herkesin canı burnundayken,  belki dertlerimize çare bulurlar diye siyasileri protokollerle karşılama, iyi ağırlama derdi ekleniyor. Gelenler, birkaç enkazın başında fotoğraflar çekip döküyorlar incilerini;” işte büyük felaket yaşadınız, şehrinizin yarısı yıkılmış harabe, siz çok zor şartlardasınız, suyunuz temiz değil, havanız kanserojen, başınızı sokacak yeriniz yok...”
Sonra bir daralma daha ekleniyor ciğerimize. Biz bunları yaşıyoruz, biliyoruz ve gerçekten artık iktidarı muhalifi, iş sanat dünyası, yetkili yetkisiz herkesten duymaktan yorulduk. 
Beraberinizde getirdiğiniz yardım malzemelerini ihtiyaç sahiplerine dağıtırken ki fotoda en güzel pozu verme halinize alıştık ta, işiniz bitince “En güzel kebabı nerede yeriz” talebinize alışamadık daha...
Teşhis belli beyler (iş ve siyaset dünyasının yaklaşık yüzde doksanı erkek olduğu için ‘beyler’ diye sesleniyorum)
Gelecekseniz tekrar aynı teşhisi koymak için gelmeyin. Bu durumun tedavisi için hamleniz, çözüm öneriniz varsa gelin. 
Tabiri caizdir diyeyim en başta, bizim bedenlerimiz hala taşın altında, sizden de isteğimiz elini taşın altına koyabilecekler gelsin.
Yoksa deprem turizmi adı altında, Filminize hazır yıkıntılar varken, dekor kullanıp bizi figüran yapmayın!
Bunu yazmasam olmaz. “Deprem öyküleri yarışması” düzenleyen üniversiteye; En acıklı gerçek feryatlar sizi tatmin etmemiş anlaşılan peki, ama acılarımızı öykülerle yarıştıracak kadar da alçalmayın!
    Foto-Haber:Neslihan Sağaltıcı

Editör: Nezahat Fırıncıoğulları